Epifiz Bezi: 3.Göz ile Kalp Gözünün Açılması
Epifiz, beynimizde bulunan hormonal bir bezdir. Beynimiz sağ ve sol olmak üzere ikiye ayrılmış durumdadır. Kök beyin(beyincikte) bulunan tüm organlar ikiye ayrılır. Tek bir şey hariç. Epifiz bezi beynimizin tam ortasında duran, sağı ve solu olmayan ikiye bölünememiş bir organımızdır.

İngilizce ismi Pineal Gland‘dır. Pineal, kozalaksı demektir. Epifiz bezinin bu yapıya benzemesinden gelen bir isimdir. Bu isim çokta yeni duyduğumuz bir şey değildir.
Alessandro Volta, epifizin beyinde ruhun oturduğu yer olduğuna inanıyordu. Beyinle ilgili çalışmaların tamamı bu alana yoğunlaştırdı. Bu bezde bir sır vardı ve bulunmalıydı.
Volta için bu şüphelerinin dayanağı neydi? Ondan çok daha öncesinde bilinen bir organdı. O kadar ilgi çekici bir organ ki bu birçok dinde yeri vardır. 3.göz betimlemesini daha önce duymuşsunuzdur. Alnın tam ortasında duran bir gözden bahsedilir. 3.göz açıldığı takdirde ruhani aydınlanmayı temsil eder. Sufizimde kalp gözünün açılması gibi veya dünyanın önündeki perdenin kalkması gibi. 3.göz olarak anlatılan şey aslında Epifiz bezidir.
Gerçekten yer olarak iki kaşın ortasındadır. Bir organ olarak retinal dokulara sahiptir. Bir göz gibi davranır. Herhangi bir ışık girmemesine rağmen aynı göz gibi etrafın aydınlık olup olmadığına göre tepki verir. Epifiz bezimiz etrafın aydınlık olup olmadığını anlar. Bunu yaparken deriye çarpan ışığı bile hesapladığına dair bulgular vardır. Diz kapaklarınızın arkasına vuran güneş ışığı epifiz bezinin tepki almasına ve uyku düzeninizin bozulmasına neden olmaktadır. Epifiz bezi gerçekten bir göz gibi davranabilir.
Daha önceki uygarlıklar epifiz bezini 3.göz olarak görüyordu. Bunun sağlaması nasıl yapılır? Aşağıda gördüğünüz heykel Katolik mezhebinin başkenti Vatikanda bulunmaktadır. Bir kozalak heykelidir.

İki tavus kuşu heykelinin arasındaki kozalak heykelini Vatikana dikilmesi.
Papanın taşıdığı asada kozalak desenin bulunması.
Osiris’in asası olarak bilinen duvar oymasında kozalak olması.
Buda’nın aydınlamasını temsil eden heykellerde saçların yerine kozalak olması.
Mısır uygarlığında Horus’un gözü olarak geçen ve birçok komple teorisine malzeme olan bu 3.gözün aslında epifiz bezini temsil etmesi..
Epifiz bezi gördüğünüz üzere gerçekten dinler için oldukça önemlidir. Peki neden?

Öncelikle epifiz bezi kök beynimizde bulunur. Kök beyin, serebral korteksin içinde bulunan ve ilk gelişen beyin dokusunda bulunur. Bu yüzden benliğinizle, egonuzla alakası yoktur. Algılarınızın olduğu yerde bulunmaz. Algılarınız serebral korteks içerisinde dolaşırken epifiz bezinin başka görevler vardır. Bu görevler eski uygarlıklara göre pranayı veya sufizmde aşkı davet etmektir.
Prana Nedir?
Meditasyonda nefes alıştırmaları yapılır. Burundan alma, ağızdan verme teknikleri, diyaframı doldurarak nefes verme teknikleri vardır. Nefes pranadır. Evrenin eterik enerjisi olarak bahsedilir. Burnumuzdan çıkan nefesin hizası tam olarak epifiz bezine doğrudur ve pranayı içeriye davet eder.
3.gözden bahsederken evrenin enerjisini görmek, evreni anlamak yani bu evrendeki perdeyi kaldırıp aslını görmek denilen temsili anlamdaki şey epifiz bezine denk gelmektedir. Bundan önceki yazılarda bahsedilen şizofrenik rahatsızlıklar, evreni tek bir şekilde algılama eğilimi epifiz bezi ile alakalıdır. Eldeki teoriler gösteriyor ki şizofrenin en önemli nedenlerinden bir tanesi epifiz bezinden salgılanan DMT isimli bir salgıdır. Epifizden salgılanan tek şey tabi ki DMT değildir.
Epifiz bezi salgılarının algımızdaki oyunlarına bir sonraki yazıda değinilecek olup, insanoğlunun sorabileceği en büyük sorunun cevabının epifiz bezinde saklı olduğu görülecektir.
Geri bildirim: Melatonin: Ruhu ve Bedeni Düzenleyen Hormon
Geri bildirim: DMT-Dimetiltriptamin: Kısaca Ruh Molekülü
Geri bildirim: Yaşam Çiçeği ve Her Şeyin Teoirisi ile Yaratılıştaki Geometri
Geri bildirim: Spiritüel Sorular ve Cevapları
Geri bildirim: Serebral Korteksteki Bilgi ile Beyni Manipüle Etmek