Multiverse: Sicim Teorisi ile Akıllı Evren Tasarımı
Günümüzde inanç tartışmaları materyalistler ile teistler arasında gerçekleştiğinden dolayı yani 3.fikirlerin bahsettikleri ile pek ilgilenilmediğinden dolayı, eksen genellikle bilim ve bilimin karşısı olan istatistiğe dayalı bazı çıkarımlar üzerinden oluyor.

Ülkemizde ve batı dünyasında inanç tartışmalarının odağında evrim teorisi ve buna karşıt olarak akıllı tasarım tezi var. Bencil gen teorisi denilen bir evrim teorisi bilim odaklarınca kabul ediliyor. Bu tip inanç tartışmalarında da ortaya bencil gen teorisi atılıyor. Evrim teorisi artık geride bırakıldı.
Bencil gen teorisi, canlıların türleşmesini genlerini koruma odaklı bir doğal seçilime bağlı olduğunu savunurken, akıllı tasarım ise evrimin kendisini kabul etmekle beraber bu evrenin teistik bir varlık tarafından gerçekleştirildiğini ve onun planları doğrultusunda oluştuğunu savunuyor. Bu tartışma aslında bilimin mikrobiyolojik kolunu ilgilendiriyordu ancak günümüzde fizik koluna da sıçramış durumda.
Bencil gen teorisi savunucuları akıllı tasarımın olamayacağını çünkü hayvanlarda birçok hata bulunduğunu ve teistik bir plana uygun gitmediğini göstermişlerdi. Fakat akıllı tasarımcılarda evrenin bugünkü haline gelebilmesinin ancak akıllı bir tasarımla olabileceğini söylemektedirler. Bu da evrim teorisini aslında bir yerden çıkartıp tekrar inanç tartışmasına getirmektedir.
Şu an inanç tartışmasına mikrobiyoloji ve canlıların türleşmesinden çok evrenin nasıl oluştuğu ile ilgili kozmolojik sabit tartışmalara dönmektedir. Kozmolojik sabit şudur. Evrenimizin şu anki durumu çok küçük bir ihtimalle oluşmaktadır. Bu ihtimal öyle bir sayıdır ki, bu sayının bir birim altı evrenin çökmesine, bir birim üstü de evrenin toparlanamayacak kadar hızlı genişlemesine neden olacak. Evrenimizin şu anki durumu çok çok küçük bir sayıya bağlıdır. Akıllı tasarımcıların iddiası buydu. Bu sayıya kozmolojik sabit deniyor. 10 üzeri eksi 120, eksi 50 gibi korkunç küçük sayılardan bahsedilir.
Materyalistlerin buna cevabı şöyle oldu. Biz bu evren için bu ihtimali hesaplıyoruz ama aynı şekilde bencil gen teorisinde olduğu gibi evren deneme yanılma yöntemi ile buraya gelmiş olabilir. Bunun haricinde başka evrenlerde olmuşsa bu ihtimale erişebiliriz. Ona da multiverse denir. Evrenimizin dışında başka evrenlerde olduğu, onların var olup yok oldukları ve bu sayede 10 üzeri eksi 120 gibi ihtimallere erişebileceğimiz söyleniyor.
Multiverse kabul etmek şu an elimizde olan bir şey değil. Bazı bilimsel deliller bulunuyor ancak onu belirli bir kanıtı yok. Multiverse kavramı her ne kadar materyalistlere hizmet ediyor gibi görünse de aslında 3.bir fikre hizmet ediyor. Başta dediğim gibi inanç tartışmaları materyalistler ve teistler arasında olmaktadır. Fakat bundan başka fikirlerde vardır.
Eğer multiverse kabul edersek elimizde süper string teoriyi kanıtlayacak olan deliller geçer. Bu teoride evrenimizin aslında solid yapılardan oluşmadığı herhangi bir fiziksel varlığının olmadığı evrendeki frekansların titreşimlerinin manifestosu olduğu ve gözlemcinin onu bu şekilde gördüğü üzerine kurulu bir teoridir.
Bu teori arkasında felsefi bir biçimde tekilciliğe dayanır. Evrende ana bir tek frekans vardır. Gözlemci bu frekansta entropik ve bu karmaşık dediğimiz evreni gözlemlemektedir. Aslında bu evren o frekansın titreşimlerinden ve rezonanslarından başka bir şey değildir. Süper string teorinin vardığı felsefi nokta burası ve burası teistler, ateistler veya materyalistlerin bahsetmediği bir noktadır.
Bu nokta cevabın kendisi olabilir. Sonuç olarak 3. fikirler vardır ve bu fikirler gerçekten dikkate değerdir.